Karagöz Caddesi'ne ilk adımı attığın da bir ses "hoş geldin" diyor !!! Adımlar ilerledikçe eski Gaziantep'in havasını soluyor, geçmişe gidiyorsunuz. Büyük pasajı Mehmet paşa camisi ile Bakırcılar Çarşısı'na varmadan Almacı Pazarı'nın baharat kokusunu soluyoruz içimize...

Sola dönüp Bakırcılar Çarşısı'na ilerliyoruz. İşte her şey burada anlam kazanıyor. Tarihi dar sokaklarda gezerken bazen Osmanlı bazen Selçuklu dönemi gözlerinizin önüne geliyor. 

Taş sokakta usul adımlarla ilerlerken çekiç senfonisinden "tik taklı" konserle çınlıyor kulağımız. Zaman duruyor adeta burada ve bu ortamda daha uzun kalmak, havasını teneffüs etmek istiyorsunuz. Sağ tarafta Hz. Yuşa peygamberin türbesinde duygulanıyoruz... Bu düşüncelerle yürürken Uzun Çarşı'ya düşüyor yolunuz. Ve tabi aklınıza Mitat Enç geliyor aniden. Uzun Çarşı'nın Uluları'nı okuyorsunuz bu caddede! Deli Bekir'i Kuyucu Kör Hafız'ı anıyorsunuz. Ve geçmişin kör dehlizinden klakson sesiyle çıkıyorsunuz.

Ve Kalealtı;

Tarihe kafa tutarcasına görkemli dimdik ve de heybetli duruşu ile Gazi şehri selamlıyor…

 Hanları, hamamları, müzeleri ve daha nice güzellikleri temaşa ediyor içimize. Her ne kadar şu anda fuar aile çay bahçesinin, lunaparkın yerlerin AVM’ler kafe tarzı aile ortamına ters düşen yerler alsada o eski Gaziantep’i düşünerek yaşıyoruz… Ben fırsat buldukça gidiyor, huzur buluyorum. Bazen yeni dostluklar kuruyorum. Bazen zihnimde hatıralar canlanıyor. Zihnimde çocukluğuma gençliğime dönüyorum. Şehreküstüsü Kalealtısı,Tabakhanesi Çıksorutu Hacı babası Bey Mahallesi ile adeta tarihi selamlıyor Gazi şehir… 

   Velhasıl, modern zamanın huzursuzluğu teknolojinin bizi esir almasından kaçarak geçmişe bir yolculuk havasında bir nebzede olsa soluk alıyorum… 

Kimi zaman ise Gaziantep üniversitesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürü Bülent Ağcabay’ın “ 68’lerin Kırkayak kahvesi anılarla Kırkayak kahvesi “Ve duayen gazeteci Vahittin Bozgeyik üstadımın eserleri ile geçmişe yolculuk ediyorum. Kalabalık insan yoğunluğundan trafiğin keşmekeşliğinden, yeşile hasret betonlaşan şehirden ve saygıyı sevgiyi dostluğu arkadaşlığı akrabalığı unutan, yalakalığı kendine meslek edinmişlerden, koltuk sevdasına düşmüş vatandaşından bihaber yaşayan, siyasilerden ve de taşlaşmış kalplerden uzaklaşıyorum. 

Arada huzur buluyorum... 

Size de tavsiye ederim.