Erken tedaviyle kolon kanserinden kurtuldu Gaziantep’te ikamet eden 40 yaşındaki Bilal Çelik, Gaziantep Özel Hatem Hastanesi’nde Genel Cerrahi ve Kanser Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Selçuk Arslan tarafından kapalı yöntemle uygulanan kolon kanseri ameliyatı ile sağlığına kavuştu. Son iki aydır karında şişkinlik ve sancı şikâyetiyle birçok sağlık kuruluşuna başvuran Bilal Çelik, çareyi Gaziantep Özel Hatem Hastanesinde buldu. Kısa sürede tetkikleri yapılan Çelik’e kolon kanseri teşhisi konuldu. Genel Cerrahi ve Kanser Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Selçuk Arslan tarafından kapalı yöntemle ameliyat edilen Çelik, aynı gün yürüyebildi. Ameliyat sonrası 7 gün içerisinde taburcu edilen Bilal Çelik, kolon kanseri konusunda vatandaşlara uyarılarda bulunarak erken teşhisin öneminden bahsetti. Ameliyat hakkında bilgiler veren Genel Cerrahi ve Kanser Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Selçuk Arslan, “Mart ayının kolon kanseri farkındalık ayı olması sebebiyle öncelikle erken tanının çok önemli olduğunu belirtmek istiyorum. Hastamızda kolon kanseri yani kalın bağırsak kanseri tanısı vardı. Yaklaşık 2 aylık bir öyküsü var. Karında gaz, şişkinlik şikâyetleriyle acil servislerde tedavi almış ancak şişkinliği artınca ileri tetkik edilmiş ve tanısı konulmuş. Bu tanı sonrasında cerrahi önerilen hasta tarafımıza başvurdu. Hasta başvurduktan sonra, yatış işlemlerini gerçekleştirdik, hazırlıklarını tamamlayıp ertesi güne ameliyata aldık ve 7’nci gününde hastamızı taburcu ediyoruz. İnce bağırsağının son 15 santimetre kısmı ile kalın bağırsağının ilk 30 santimlik kısmını içeren kabaca 50 santimetre bir bağırsak segmenti çıkarıldı. Kalan uçlarda birbirine dikildi. Ameliyat kapalı yöntem ile oldu. Kapalı yöntem hastanın konforu için de iyileşme hızı açısından oldukça güvenli bir yöntem. Kanser cerrahisinde asıl önemli olan yeterince geniş bir şekilde doku çıkarabilmek ve hastalığın yayılma olasılığı olan yerleri temizleyebilmektir. Bunu kapalı yöntemle yapabiliyorsak ki ekibimiz bu konuda profesyonel, laparoskopik cerrahi tercih edilmelidir. Hastamız Ameliyat olduğu gün yürüdü, balonlarını şişirdi, 3 gün damardan mamalarla besledik, son iki gündür katı gıdalarla beslemeye başladık. Tuvaletine gidebiliyor, kusması yok ,sağlıkla taburcu olacak. Beklentimiz kemoterapi almaması, buna onkoloji konseyimiz karar verecek. Tecrübemiz ve cerrahi müdahale sırasındaki gözlemimiz bu yönde. Yine bu beyanda beklentimiz hayatına bundan sonra kaldığı yerden çocuklarıyla devam etmesi, dileriz öyle olur” dedi. Kolon kanserinin erken teşhisinin ve tedavisinin yapılması gerektiğini vurgulayan Genel Cerrahi ve Kanser Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Selçuk Arslan, halk arasındaki batıl inançların yanlışlığına da değinerek, “Bilal Bey, tedavi için geç kalmadı, şikayetler başladıktan sonra tanı için 2 ay gibi bir zaman         geçmiş. Ama bu zaman kaybı değil, hastalıkların sinsiliği ve tanıya ulaşması bu kadar süre alıyor zaten. Bazı hastalarda ‘Bu dişiymiş, bıçak değerse ürermiş’ gibi bir batıl inanış var. Bilal Bey gibi ameliyatını olup sağlığına kavuşacağından emin olduğumuz hasta böyle duyumlarla evine gidip, 6 ay sonra da tıkalı bir bağırsak, vücudunun farklı yerlerine yayılmış, ileri evre bir kanserle geldiğinde ne yazık ki sana yapacak bir şey yok, kemoterapi tedavin için onkolojiye başvurmalısın diyoruz. Bizim hem kolon kanseri farkındalık ayı hem Bilal Bey vesilesiyle, tüm hastalara mesajımız, Allah kimseye dermansız dert vermesin, kalın bağırsak kanserleri tedavi edilebilen hastalıklardır. Doktorlarınızın önerilerine inanın, herhangi bir doktor, yapacağı cerrahi size zarar verecek olsa zaten önermez. Doktorunuza inanıp, Allah’ınıza sığınıp, tedavinizi geciktirmeden, alın diyoruz” ifadelerini kullandı. 2 ay önce kolon kanseri olduğunu öğrenen 40 yaşında Bilal Çelik, kolon kanseri konusunda diğer hastalara uyarılarda bulunarak, “Hastalığımın 2 ay önce farkına vardım. Şikâyetlerim karnımda sıkışma ve şişkinlikti. Ben de farkına vardım ve hastalığımın üzerine düştüm. Araştırdım, hastaneye geldim. Kolonoskopi ile baktılar ve kalın bağırsağında tümör var, kalın bağırsağı ameliyatı olman gerekli dediler. Ben de önce Allah’ıma sonra doktorlarıma güvenerek geldim. Ameliyat oldum, şimdi mutluyum. Ameliyat olduğum gün ayağa kalktım ve yürüdüm. Şimdi iyiyim. Diğer hastaların da hastalıkları ilerlemeden diğer hücrelere de zarar vermeden erken teşhis konularak hastaların gelip ameliyat olmasını istiyorum. Eğer gelmezler ise diğer hücreleri de kötü olur. Hastalardan istediğim benim gibi gelip ameliyat olmaları ve hayatlarına devam etmeleridir” diye konuştu.